Mescid-i Aksâ’nın batı surlarında bulunan medrese, Mathara Kapı sı’nın güneyinde yer almaktadır. Medrese iki kattan oluşmaktadır. Bir kısmı Mescid-i Ak sâ’nın içinde, bir kısmı ise mescidin sınırları dışında yer almaktadır. Osmanlı Devleti’nin Kudüs’ü almasının ardından Osmanlı ailesinden Mahmud Bey’in kızı Isfahan Şah Hatun, eğitim ve hayır faaliyetleri için medreseyi vakfetmiştir. Bi nada bulunan namazgâh Mescid-i Aksâ alanına bakmakta olup Yahudiler tarafından işgal edilmiş ve pencereleri taşlarla kapatılmıştır. Gözleriniz dolu dolu oldu, biliyorum. Bir gün bu pencerelerimizi taşlardan arındıracağız. Saksılarımıza en sevdiğimiz çiçekleri ekeceğiz ve pencerelerimiz bizim ektiğimiz çiçeklerle süslenecek. Rüzgâr güllerimizi koyacağız. Mis gibi portakal kokularını taşıyacak rüzgâr pencerelerimize ve rüzgâr güllerimiz portakal çiçeklerinin kokusu ile dönecek. Sana söz veriyoruz Nazlı Aksa’mız, yine baharlar gelecek pencerelerine!