Merhaba arkadaşlar! Kandil kelimesini daha önce duymuş muydunuz? Ben duymuştum ama bu kelimenin teee Latince’den geldiğini ve esas anlamının mum olduğunu bilmiyordum. Biraz ipucu da vermiş oldum ama yine de soracağım: Kandil, ne işe yarar, bir fikriniz var mı? Düşünün canım biraz! Mumla alâkası olduğunu düşünürseeeek.. Evet evet! Doğru bildiniz! Aydınlatmaya yarayan bir eşyaymış eskiden. İçinde sıvı bir yağ ve fitil bulunan kaptan oluşmuş aydınlatma aracıymış. Camiilerde olurmuş bolca. Mübarek gün ve gecelerde bir sürü kandil yakarlarmış da parıl parıl parlarmış her bir köşe. Ne güzel değil mi?
Size bunları neden anlattığımı merak ettiyseniz; sebebi, öğrenince çok şaşırdığım şu hadis-i şerif: Peygamber’in sallallahu aleyhi ve sellem azatlısı Meymune radıyallahu anha: “Ya Rasulallah! Beyt-i Makdis’e gidip gitmeme hakkında bize ne buyurursunuz?’’ dedi. Allah Rasulü: ‘’Gidin ve orada namaz kılın!’’ diye cevap verir. Fakat o zaman orada (Bizans ile Persler arasında) savaş vardı ve bunu dikkate alan Peygamber aleyhissalatu vesselam efendilerimiz şöyle buyurdu: ‘’Şayet oraya gidemez ve orada namaz kılmazsanız, oranın kandillerini aydınlatacak yağ gönderin!’’ buyurdu.’’
(Ebu Davud, Salat, 14)
Şimdi arkadaşlar, sevgili Peygamberimiz (sav) illâki o mübarek topraklara gidelim istemiş, eğer gidemiyorsak kandillerine yağ gönderelim istemiş. Ama benim önce kafam karıştı çünkü artık camiiler, mescidler, evler kandille, mumla değil lambalarla aydınlanıyor ki! Kandillere yağ alıp göndersek bile kullanılmayacak. Bu durum benim canımı iyice sıktı. 2 gece uyuyamadım. Yağ alacak parayı bayram harçlıklarımla biriktirmeyi göze aldım ama kandille aydınlanmayan Mescid-i Aksa’ya yağ göndermek, içime de bir türlü sinmedi.
Sonunda çok şükür ki mahallemizdeki imama gidip sormayı akıl ettim. Durumu ona anlattım. Hem saçlarımı okşadı hem de baya bir güldü. Biraz bozuldumsa da belli etmedim. Cevabını bekledim. Ahmet Hoca dedi ki ‘’ Yavrucuğum, kandilden maksat, oraya en lâzım olan şekilde destek olmak, yardım etmek, oraların ışığı sönmesin diye didinmektir. Bugün Aksa’nın aydınlık kalabilmesi için ihtiyacı olan, yağ değil müminlerdir. Oraya gitmemiz, orada secde etmemiz karanlık köşelerine ışık taşımaktır. Oraları sahipsiz bırakmamak, tonlarca yağ taşımak gibidir. Güzeller güzeli Peygamberimiz (sav) Mescid-i Aksa’nın kandillerine yağ gönderin, diyerek mescidimizi gönlümüzde taşımayı, oranın her türlü ihtiyacını kendimize dert edinmemizi işaret etmiştir. Beni anlıyor musun?’’ ‘’Anlıyorum tabii anlamaz olur muyum Hocam!’’ Bunu söylerken başımı diğer tarafa çevirdim, aramızda kalsın ama gözümden akan yaşları tutamadım. Bayram harçlıklarımı Kudüs seferim için biriktirmeye karar verdim!
Gitmeyi bir türlü düşünmeyenlere de oradaki müminlerin ihtiyaçları için sadaka göndermelerini söyleyeceğim. İnşallah beni dinlerler. Siz de bana yardım eder misiniz arkadaşlar? Biliyorsunuz büyüklere laf anlatmak çok zor! Önümüzde kocaman bir yol var. Birbirimize yardım edersek daha kolay yürürüz. Böylece Peygamberimiz’in (sav) söylediğini yapmış olmakla da şerefleniriz! Bir taşla kaç kuş, sayamadım yahu!